Skip to main content

“Türkiye’de üç tabaka insan var. Biz üçüncü sınıfa giriyoruz. Ne devletin ne de o büyük şirketlerin ‘Bu insanlara nasıl faydalı olabiliriz, işsizliği nasıl bitirebiliriz’ diye düşündüklerini hiç zannetmiyorum. Devlet üretilene, özel şirketler cebine girene bakıyor. Olan bizim gibi üçüncü tabaka insana oluyor. Biz kaybetmiş insanlarız.” 

Bu sözler, Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesine bağlı Çoğulhan köyünden 29 yaşındaki Ahmet Tatar’a ait. Bu zamana kadar çoğunlukla enerji santrallerinde iş bulan Ahmet, iki sene öncesine kadar bölgedeki termik santralda çalışıyordu. Santralda ağırlıklı olarak kendi köyünden insanların çalışması gerektiğini ısrarlı bir şekilde dile getirmesi nedeniyle işten çıkarıldı. Ahmet’e göre santralın etkisiyle bölgede ekonomi hızlanamıyor: “Sağlığımıza etki ediyor ama tarlalarımıza da zarar veriyor. Santralden önce ekin mesela cinsine göre dönüm başına yüzlerce kilo veriyorsa, şimdi 50-60 kiloya düşmüş durumda. Santral olmasa, ürününe göre bu miktar çok katlanır” diyen Ahmet, iki senedir yaşadığı sıkıntıyı daha önce hiç çekmediğini söylüyor.

İklim Haber’den Bulut Bagatır, bağımsız gazeteci Burak Yalçınyiğit ve tasarımcı-yönetmen Selçuk Demirci işbirliği ile gerçekleştirilen “Termiksiz Bir Yaşamda Kömür İşçileri” çalışması, merkezine termik santrallerde çalışan işçileri alarak adil dönüşüme odaklanıyor. Çalışmada, işçilerin yaşamları, talepleri ve beklentilerine yer veriliyor.

Avrupa Birliği finansmanıyla Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen “Demokrasi için Medya/Medya için Demokrasi Projesi” kapsamında hazırlanan “Termiksiz Bir Yaşamda Kömür İşçileri” çalışması, adil dönüşüm çerçevesinde Zonguldak, Kahramanmaraş- Afşin/Elbistan ve Çanakkale-Çan’da yer alan kömürlü termik santral işçileri ile görüşülerek hazırlandı. 

Kömür santrallerinin yerini güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynakları alırken, bu santrallerde çalışan işçilerin geleceği de haliyle tartışmaya açık. Fosil yakıtlardan kurtulmak, özellikle Türkiye gibi enerji ihtiyacının çoğunluğunu kömürden karşılayan bir ülkede, hayatını termik santraller ve madenler ağında çalışarak kazanan binlerce işçinin işsiz kalması anlamına geliyor. Tartışmanın tam da bu noktasında adil dönüşüm kavramı o belirsiz sanılan geleceğe bir ışık tutuyor.

Haberi tamamına ulaşmak için tıklayın.

İşçilerle yapılan röportaj videolarına ulaşmak için tıklayın.