Skip to main content

Nature dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre iklim krizi, dünya genelindeki göllerde oksijen seviyelerinde düşüşe sebep olarak, doğal yaşamı ve içme suyu kaynaklarını tehdit ediyor.

Daha önceki çalışmalarda, okyanuslardaki oksijen seviyelerinin düştüğü tespit edilmişti, ancak yeni araştırmalar göllerdeki düşüşün son 40 yılda üç ila dokuz kat daha hızlı olduğunu gösteriyor. Bilim insanları, oksijen seviyelerinin derin sularda %19, yüzeyde ise %5 düştüğünü ifade ediyor.

Balıklar, böcekler, kuşlar ve diğer hayvanlar açısından zengin olan tatlı su habitatları 1970’den bu yana doğal yaşam popülasyonlarının %84 oranında düşmesiyle şimdiden büyük zarar gördü. Küresel ısınma, kirlilik ve tarımda vahşi sulama yöntemleri başlıca tehditler arasında yer alıyor.

Çalışmada yer alan ABD’deki Rensselaer Politeknik Enstitüsü’nden (RPI) Prof. Kevin Rose:

“Tüm karmaşık yaşam oksijene bağlıdır ve bu nedenle oksijen seviyeleri düştüğünde, birçok farklı türün yaşam alanını gerçekten azaltırsınız.” ifadelerini kullandı.

İncelenen göllerin çoğu Avrupa ve ABD’de ılıman bölgelerde ancak daha yüksek enlemlerden, kutuplara daha yakın ve Afrika’daki tropik göller için de birkaç kayıt mevcut. Her iki durumda da diğer göllerde olduğu gibi oksijenin düştüğü tespit edildi.

The Guardian’a verdiği röportajda Alfred-Wegener-Enstitüsü’nden Prof. Hans-Otto Poertner ise şunları belirtti:

“Yeni çalışma, gezegenin sınırlı tatlı su depolarında neler olduğuna dair çok ihtiyaç duyulan küresel bir perspektif sunuyor. Küresel akıntıların hala derin sulara oksijen sağlayabileceği okyanuslara kıyasla izole ve küçük göllerin sağlığı birinci derecede endişe kaynağı.”